Yargı Etiği Dersleri
Kitabın Detayları
Barkod :
9786258092165
Kapak Türü :
Karton Kapaklı
Baskı Sayısı :
2
Ebat :
16x23,5
Dili :
Türkçe
Yayın Tarihi :
2022-2
Kağıt Türü :
Sarı Kitap Kağıdı
Sayfa Sayısı :
174
Takım :
Ekler :
Kitabın Açıklaması
Yargı etiği, son dönemde önem kazanan ve öne
çıkan yeni hukuk dallarından biridir. Bu alanda ilk olarak uluslararası düzeyde
ortaya çıkan düzenlemeler hukukumuza da yansımıştır.
Devletin üç temel organından birisi olan yargı
erkinin görev ve işlevini yerine getirebilmesi için kamuoyunun güven ve
desteğine sahip olması kritik önem taşımaktadır. Yargı etiği ise bunu
sağlayacak araçların en önemlisi olarak kabul eTürkçemektedir.
Yargının üç saç ayağını oluşturan iddia,
yargılama ve savunma görevlerini yerine getiren hâkim, savcı ve avukatlar yargı
hizmetinin temel aktörleridirler. Bu nedenle, gerek uluslararası alanda gerekse
ülkemizde yargı hizmeti mensuplarının tâbi oldukları disiplin kuralları dışında
mesleklerinin icrasında kenTürkçeerine yol göstermeyi ve mesleklerinin
saygınlığını yüceltmeyi amaçlayan etik kuralları içeren çeşitli belgeler kabul
eTürkçemiştir.
Etik kodlar olarak da adlandırılan söz konusu
belgeler uluslararası düzeyde uluslararası örgütlerin (örneğin Birleşmiş
Milletler –BM-, Avrupa Konseyi –AK-) ilgili birimlerinin öncülüğünde ulusal
meslek örgütleri temsilcilerinin katıldığı toplantılarda, uluslararası
mahkemelerce ise bunların kendi organlarınca (Uluslararası Ceza Mahkemesi ve
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Etik Kuralları gibi) ilan eTürkçemektedir. Ulusal
düzeyde hâkim savcılara yönelik olarak; yüksek yargı organları, adalet
bakanlıkları ve hâkimler ve savcılar kurullarınca (Fransa’da Hâkim- Savcıların
Davranış Kuralları Derlemesi ve ülkemizde Türk Yargı Etiği Bildirgesi (TÜYEB)
gibi), avukatlar için de onların meslek örgütlerince (TBB Avukatlık Meslek
Kuralları gibi) ilan eTürkçemektedir.
Bu alanda oluşan mevzuatın ilgili olduğu hukuki
kurumlarla ilişkileri içinde kavranması, düzenlemelerin felsefesinin
anlaşılması ve geleceğin hukuk uygulamacılarında hukuk eğitiminin ilk
safhasından itibaren bir farkındalık oluşması amacıyla, artık yargı etiği dersi
hukuk fakülteleri müfredatında yerini almıştır.
Çalışma, geleceğin hâkim, savcı ve avukatları
olarak görev yapacak hukuk öğrencilerimize yargı etiği alanında teorik, tarihi,
pozitif ve güncel hukuki boyutlara ilişkin temel bilgileri vermeyi
amaçlamaktadır. Böylece hukuk fakültesinde “Yargı Etiği Dersi” alacak
öğrencilerimiz temel bilgileri içeren güncel bir ders notuna sahip
olacaklardır. Bu nedenle, mümkün olduğu kadar gerekli olan bilgileri içerirken
ayrıntıları kaynak göstererek okuyucuya bırakan bir sistematik izlenmiştir.
Daha ileri ve ayrıntılı bilgiler için, okuyucu ulusal ve uluslararası
kurumların web sayfalarında yer alan bilgi, doküman ve e-kitaplara
yönlendirilmiştir. Memnuniyetle ifade etmek gerekir ki, yargı etiği alanında,
HSK ve Yargıtay gibi kurumlarımızın paydaşı oldukları uluslararası projeler
sayesinde internet ortamında kayda değer güncel bir Türkçe literatür
oluşmuştur.
Yargı etiği denilince ilk akla gelen ve
uluslararası çalışmaların da odak noktasını oluşturan yargı sisteminin üç
ayağında yer alan hâkim, savcı ve avukatlara ilişkin kurallardır. Biz de
çalışmamızda bu ölçütü göz önüne aldık. Ancak belirtmek gerekir ki yargılama
sürecinde değişik düzeylerde yer alan kalem personeli, bilirkişiler ile yargıya
ve yargılamaya hizmet eden kolluk görevlileri için de etik düzenlemeler
bulunmaktadır.
Konunun, ülkemizde uluslararası kurumlar ve
ulusal mercilerimizin işbirliği projeleriyle oluşturulan mevzuat boyutu,
uluslararası alandaki ve karşılaştırmalı hukuk düzenlerindeki gelişmelerle
yakından ilgili olup, ulusal belgeler ile uluslararası ve karşılaştırmalı
hukuktakiler arasında büyük benzerlik söz konusudur. Bu durum konuya karşılaştırılmalı
bakılmasını ve bu alandaki gelişmelerin izlenmesini özellikle gerekli
kılmaktadır. Ancak hukukun başka alanları gibi yargı etiği konusunu da, son
zamanlarda Batı’da ve uluslararası alanda birdenbire ortaya çıkmış bir kavram
ve kurum olarak görmek eksik bir bakış olur. Bu nedenle konunun güncel boyutuna
olduğu kadar tarihi kökenine ve gelişmelerine de karşılaştırmalı biçimde ve
medeniyet perspektifini ihmal etmeksizin bakmak önem taşımaktadır.
Yargı etiğinin özü her yerde aynı olan insan
doğasından kaynaklanır, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde hukuk
felsefesi dersini aldığım rahmetli hocamız Vecdi Aral, hukuku “
adaleti
gerçekleştirmeye yönelik bir toplum düzeni”
olarak tanımlar ve etik
değerlerin hukukun vicdanı ve ruhu olduğunu belirtir. Dolayısıyla hukukçu ancak
etik değerlere uygun davranışıyla hukukun vicdanı ve ruhu ile temasa geçmek
suretiyle, onun amacı olan adaleti ve somut olay adaletini (hakkaniyeti)
gerçekleştirebilir. Bu nedenle de, hiçbir toplum ve medeniyet, adalet ve onu gerçekleştirecek
hukuk arayışının, dolayısıyla yargı etiğiyle ilgilenmenin dışında kalmamıştır ve
kalamaz.
Batı hukuku geleneği, Batının günümüzdeki çok
boyutlu üstünlüğüne bağlı olarak çok fazla akademik çalışmalara konu
olduğundan, tüm dünyada daha iyi bilinmekte ve tanınmakta, ayrıca evrensellik
tekeli iddiası ile uluslararası hukuk ve kurumlar üzerinden hemen hemen bütün
ulusal hukukları etkilemektedir. Ancak, dünya üzerinde gerçek anlamda bir
uluslararası işbirliği için her alanda olduğu gibi hukuk alanında da her bir
hukuk sisteminin/geleneğinin ve tüm milletlerin hukuk birikiminin
değerlendirileceği bir anlayış ve uygulamaya ihtiyaç vardır.
İslam medeniyetinde, çok erken dönemlerden
itibaren hukukçu yazarlarca, gerek müstakil olarak gerekse hukuk eserlerinin
bir bölümü olarak, “Edebu’l-Kâdî “ yani “Yargıç Etiği” adı altında eserler
kaleme alınmıştır. Bunlarda hâkimin yargılama esnasında uyması gereken ilkeler
ve davranış kuralları incelenmiştir.” Bu gelenek Osmanlı Türkiyesi’ne “Hâkimlik
Adabı” (Adab”ul Kadı) olarak intikal etmiş, zamanla geliştirilmiş ve Mecelle”ye
alınarak modern anlamda yasal dayanağa kavuşturulmuştur. Bu geleneğin eserleri
ve düzenlemeleri incelendiğinde, kavramın içerik ve amaç olarak günümüzdeki
“Yargı Etiği” kavramına karşılık geldiği açık bir şekilde görülmektedir. Nitekim
2019 tarihli “Türk Yargı Etiği Bildigesi” de yer yer bu birikime atıf
yapmaktadır.
Gerçekten de Farabi, İbn Sina, Maverdi,
Mevlâna, Sadi Şirazi, İbn Haldun ve Abdurrahman Cami gibi medeniyet kurucu
hukukçu düşünürlerimiz dünyaca tanınan eserlerinde adalet, hukuk ve yargı etiği
alanlarında evrensel ve güncelliğini yitirmeyen düşüncelere yer vermişlerdir.
Bu nedenle konuları açıklarken yeri geldikçe kadim medeniyetimizin tazeliğini yitirmeyen
evrensel birikiminden de istifade ettik.
Eserin yeni baskısı, 2021’de yayınlanan ilk
baskının, Ankara Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesinde verdiğimiz “Yargı
Etiği Dersi” ışığında gözden geçilmesine dayanmaktadır. Eserin genel
sistematiğinde ve planında değişiklik yapılmaksızın bazı düzeltme ve ilaveler
yapılmıştır. Öğrencilerimizin konuya ilgisi, yargı etiği dersinin hukuk
fakültelerimizin programında yer almasının ne kadar önemli ve yerinde olduğunu
gözlememize imkân vermiştir.